Birkaç hafta önce Alfa ve Atlas ağının etkinlikleri için Vietnam'daydım.

On yıldan uzun süredir bu etkinliklere gidiyorum - bazı durumlarda 10, belki 15 yıldır. Ve dürüst olmak gerekirse, bunun ne kadar işe yaradığını ancak son birkaç yılda görmeye başladım.

İlk günlerde biraz kumar gibiydi... Gidip el sıkışır, küçük bir sohbet eder ve bir gün birinin size biraz iş göndermesini umardınız. Ve bir süre... hiçbir şey. Yavaştı. Anında kazanç yoktu. Gelen kutunuza düşen büyük potansiyel müşteriler yoktu... Sadece bolca gelip, o zamanlar en iyi ihtimalle yüzeysel görünen bağlantılar kuruyorduk. Ama devam ettik. Yıl yıl. Ülke ülke.

Peki ya şimdi? Aradaki fark çok büyük. Yıllardır tanıdığım aynı kişiler, harika iş ilişkileri kurmaya devam ettiğimiz kişiler. Bize güveniyorlar, biz de onlara... Nasıl çalıştığımızı biliyorlar, biz de onların nasıl çalıştığını biliyoruz... Bizi defalarca ziyaret ettiler ve bu tutarlılık, herhangi bir sunumdan daha iyi sonuç veriyor. İşte zaman ayırdığınızda ortaya çıkan şey bu.

Ancak çoğu işletme sahibi bunu duymak istemez. Özellikle de satış ve pazarlama söz konusu olduğunda. Herkes dünden . Ancak kararlarınızı yalnızca en hızlı sonucu getiren şeye göre verirseniz, sürdürülebilir büyümeyi sağlayacak sağlam temelleri asla oluşturamazsınız. Sonunda zafer üstüne zafer, kampanya üstüne kampanya, strateji üstüne strateji kovalarsınız ve bunların neden hiçbir zaman gerçekten ivme kazanmadığını merak edersiniz. Danışmanlık seanslarımda sık sık bahsettiğim bir konu bu. Çünkü uzun vadeli düşünmüyorsanız... aslında hiç oynamıyorsunuz demektir.

Peki ya siz? Uzun vadeli mi oynuyorsunuz yoksa sürekli hızlı kazançların peşinde mi koşuyorsunuz?